İstanbul’un tarih kokan sokaklarında, Mimar Sinan’ın zarif dokunuşlarını taşıyan pek çok eserle karşılaşmak mümkün. Bu eserlerden biri de, Şehzadebaşı’nda saklı bir mimari hazine olan Şehzade Mehmet Medresesi. Osmanlı’nın eğitim geleneğini yansıtan bu yapı, tarihi atmosferi ve sade güzelliğiyle bugün hâlâ ziyaretçilerini etkilemeye devam ediyor.
Şehzade Mehmet Medresesi, Kanuni Sultan Süleyman tarafından genç yaşta kaybettiği oğlu Şehzade Mehmet adına, döneminin en büyük mimarı Mimar Sinan’a yaptırılmıştır. Medrese, 1548 yılında tamamlanmış ve Şehzade Camii Külliyesi’nin önemli bir parçası hâline gelmiştir.
Medrese, klasik Osmanlı medrese mimarisinin en güzel örneklerinden biri sayılır.
Tüm bu unsurlar medreseyi hem fotoğraf tutkunları hem de tarih meraklıları için çekici bir durak hâline getiriyor.
Şehzade Mehmet Medresesi, İstanbul’un Fatih ilçesinde, Şehzadebaşı Camiinin hemen yanında yer alıyor. Konumu itibarıyla Tarihi Yarımada gezilerine kolayca eklenebilecek bir noktada.
Medrese, Mimar Sinan’ın “çıraklık eserim” diye nitelediği büyük Şehzade Camii Külliyesi’nin önemli bir parçası olmasıyla dikkat çekiyor. Aynı zamanda Osmanlı’nın eğitim kültürünü yansıtan etkileyici yapılarından biri.
Geçirdiği restorasyon sürecinin ardından medrese günümüzde:
ev sahipliği yapan zarif bir mekân olarak hizmet veriyor. Sessiz avlusu ve mimari güzelliğiyle ziyaretçilerine ilham veren bir atmosfer sunuyor.
Tarihle iç içe, huzurlu ve etkileyici bir mimari deneyim arıyorsanız Şehzade Mehmet Medresesi mutlaka rotanızda olmalı. Mimar Sinan’ın ustalığını ve Osmanlı kültürünün derinliğini bir arada sunan bu yapı, İstanbul’un saklı hazinelerinden biri.