Göz alıcı yapısı ve yüksekliği ile eski Şile evlerinin üzerinden yükselerek Şile’nin siluetini çizen fener, Şile’nin ilk akla gelen sembolleri arasındadır. 150 yaşındaki Şile Deniz Feneri, dünyanın aktif olarak görev yapan en büyük ikinci feneri, ülkemizi
Adı gibi saklı bir göl. Şile’den Ağva’ya giderken sağdan yol ayrılıyor. Levhalar aracılığı ile bulabilirsiniz. Zaten oldukça tanınan bir mekan. Yolda bile kime sorsanız size gösterebilir. Ağaçlar arasından patika bir yoldan gidiliyor.
Emirgan Korusu, 17. yüzyılda Osmanlı padişahı IV. Murad tarafından İranlı Emir Güne Han’a armağan edilmiştir. Daha önce Feridun Bahçeleri olarak anılan bu bölge daha sonra Emirgân Korusu olarak değiştirilmiştir.
Tarihi Çınaraltı aile çay bahçesi, Çengelköy’de bulunuyor. Buraya dışarıdan yiyecek getirmek serbest fakat içecek getirmek yasak. İster kahvaltınızı yanınızda getirin isterseniz oradan yiyebilirsiniz.
Büyükçekmece şehre biraz uzak olsa da gitmeye değer. Gündüzleri plaja girilebilir, akşamları ise sahil kenarında yürüyüş veya piknik yapılabilir. Ayrıca akşamları sokak pazarı kuruluyor.
Çamlıca, İstanbul’un Anadolu yakasındaki ilçelerinden Üsküdar’daki yüksek bir tepenin üzerinde bulunmaktadır. Çamlıca tepesinden, İstanbul Boğazı ve Marmara Denizi’nin panoramik manzarası seyredilebilir.
Yıldız Parkı , Beşiktaş’ta yer alan tarihi bir parktır. Yıldız Sarayı ve Çırağan Caddesi arasında yer almaktadır. Çırağan Sarayı'nın karşısındadır. İçinde Malta köşkü ve Çadır Köşkü adı altında iki tane köşk vardır.
Yahya Kemal'in gözlerden uzak saatler geçirmek için tercih ettiği Mihrabat Korusu, çeşitli yazar ve şairlere güzel manzarasıyla ilham kaynağı olmuştur.